20 Haziran 2013 Perşembe

METROPOL GAZİKENT evden eve taşımacılık diyor ki:

Kapalı çelik kasa araçlarımızı ve 35 metreye kadar uzanabilen araca monteli bomlu asansörümüzü araç parkımızda görebilirsiniz. Her ev eşyası için, yapısına uygun paketleme yapıldıktan sonra, belirlenen yükleme öncelik sırası takip edilerek yükleme yapılacak aracın yanına götürülür. Eşya dışarıdan kurulan asansör kullanılması gereken binadan alınmış ise, asansörün taşıma tablasından indirilmeden, kasa içine aktarılır. Evden eve taşımacılık için özel dizayn edilmiş olan çelik kasa içinde bir sıra istifleme yapılır. Araç hareket ettiğinde yol şartları gereği naklini yapmış olduğumuz eşyalarınızın sabit kalması, sağa sola hareket etmemesi için, kasa içinde özel tasarlanmış sabitleme kuşakları marifeti ile emniyete alınırlar. İkinci sıra yükleme yapıldıktan sonra tekrar sabitleme kuşakları kullanılır. Böylelikle nakliyat başladığında sizinde gözünüz arkada kalmaz, bizde vermiş olduğumuz sözü yerine getirmenin huzurunu yaşarız. Yükleme öncelik sırasını belirlerken iki kriterimiz vardır. İstifleme yaparken doğru sıra ile doğru ürünü doğru yere koymak. İkincisi ise sizin tarafınızdan belirlenen, özel durumlara cevap verebilecek önceliklerinize göre hareket etmektir. Küçük çocuklarınızın, bez, mama gibi ihtiyaç malzemelerini, ilk etap da kullanmak zorunda kalabileceğiniz, tencere, tava, gibi mutfak malzemelerinizi, ön göremediğimiz, ancak özel durumlarınız için kullanmanız gereken malzemeleri, ekip liderimize bildirirseniz, en kısa zamanda ulaşılabilecek şekilde planlama yapılarak, yükleme yapılmaktadır. Gaziantep taşımacılık sektöründe hizmet veren firmamız, müşteri memnuniyeti için her türlü fikre açıktır. Sizlerden gelen talepler doğrultusunda hizmet kalitesini yükseltmek için, kendimizi yenilemeye devam ediyoruz. METROPOL Gaziantep evden eve taşımacılık.

On dokuzundayken hayat toz pembe

On dokuzundayken hayat toz pembe geliyor insana, sevmek sevilmek ve her şeye bir anda inanmak gibi. Evet sevdim. Konya doğduğum büyüdüğüm ve hayata atıldığım yer. İlk onu evden markete ekmek almaya çıktığımda, yolunu kaybetmiş bana adres sorarken tanıdım. Adı metindi, öyle güzel konuşuyordu ki insanın etkilenmemesi için taş olması gerekiyordu. Sorduğu adres arkadaşım Ayşe’nindi. Ağabeyinin arkadaşıymış. Eve gidene kadar konuştuk, kanım kaynamıştı. Kendimi özel hissettirmişti. Eve döndüm, aklımda hep o vardı. Alel acele kahvaltı yaptım, Ayşegile gittim. O yoktu, gözlerim onu aradı. Anlayamadığım insan ilk gördüğü birine bu kadar kapılabilirimiydi. Olmuştu işte, dayanamadım arkadaşıma onun kim olduğunu sordum. Ondan uzak durmamı söyledi, sana göre değil arkadaşım dedi. Hayal kırıklığına uğramıştım, sonraları yine karşılaştık. Dünya güzeli; seni bir gördüm kayboldun, melek’misin, hurimi? Kalbim yerinden fırlayacak, göğsümden çıkacaktı sanki. Konuşurken dilim tutukluk yapıyordu. Aşık buydu sanırım. Öyle kapılmıştım ki; kendimi kaybetmiştim, yalanlarını göremiyordum. Altı ay gezdik, her şeyimizi paylaştık. Gerçekte ben paylaşıyormuşum, yalanlarla beni etkiliyormuş. Bir ay görüşemeyeceğiz, yurt dışına çıkacağım, gelince evleniriz dedi. Ayrılığa üzülmüştüm, seni bekleyeceğim dedim. Hasret günlerinin yaklaşmıştı, kafeteryada oturuyorduk, telefonu çaldığında, lavobadaydı. Telefonunu açtım. Ece adında biri; Nişanlım nerde, sen kimsin deyince bütün dünyam yıkıldı. Geldiğinde neler olduğunu sordum, kendisine ait bir iki şeyi masadan topladıktan kelli, sessizce ortamdan ayrıldı. Arkasından baka kalmıştım. Her gün ağlıyordum, arayıp ağzıma geleni söyledim. Son sözü hala kulağımda, “Ben aslında sana iyilik yaptım, bundan sonra her önüne gelene güvenme”. İçinde bulunduğum ruh hali çıkmazlar ile doluydu. Anneciğim kendince tedbir düşünmüş, taşınma kararı almıştı. Kızımızın okuması, geleceğini kurması için ortam değişikliğine ihtiyaç var fikrine ikna olan babam nakliyat kamyonu tutmuştu. Ertesi gün topladık, sabah 08:00 da taşıma kamyonu kapıya geldi. Dört elemanı vardı, işe koyuldular. Mobilyaları söktüler, paket haline getirdiler, patpat naylon, sitreç, battaniye, bant ne ararsan vardı. Karınca gibi çalışıyorlardı, hayatı bir yerinden yakalamışlardı. Anladım ki üzüldüğüm şey saçma, herkes ekmeğinin peşinde, işleri ne kadar zor olsa da özenle ve bilinçli yapıyorlardı. Hamallardı, şerefle, emekle para kazanıyorlardı. Çocukluk anılarımın, sevinç ve üzüntülerimin şahidi, boş odalardan ibaretti artık. Dış kapı kilitlendikten sonra yola çıktık. Altıncı katta, bana tahsis edilen, geniş caddeye bakan odamın penceresinden dışarıya bakıyordum. Üzerinde itfaiye araçlarındakine benzer merdivenleri olan, insanın gözüne sokmak istercesine büyük kırmızı harflerle yazılmış, Konya evden eve nakliyat yazısını bulunan bir araç geldi. Mutfak balkonuna kadar açılan merdivende hareket eden asansör çalışmaya başladı. Taşımacılık firması çalışanları işlerini bitirip gittiğinde, yeni evimizdeki hayatımda başlamıştı. O gün için günlüğüme düştüğüm not; Ey günlük, emin ol hayatımın bundan sonra ki evresinde beni üzen birilerini seninle paylaşmak zorunda kaldığım sayfalarım olmayacak. (Serap AKIN)

Memleketim konya

Konya da doğdum. Mevlana diyarı büyüdüğüm yer. Memleketim, yüzyılların hazinesi, her anlamda bir başkasın. Evden her çıktığım da, geriye dönelebileceğim bir eve, yuvaya sahip olmak bana mutluluk veriyor. Konyam, gönül bağım. Seni bırakmak, uzaklara gitmek, hiç de kolay değil. Yollarımızı ayırma, gitme zamanı. Arkadaşım la görüştüm, nakliyat firması ayarlamış. Bütün işleri onlar yapıyorlarmış, elemanları mobilyaları söküp yerinde de montajı yapıyorlar dedi. Ara konuş diye, firmanın telefon numarasını verdi. Cuma sabahı gelsinler istiyordum. Aradım bir sekreter yapacakları hizmetleri saydı. Cuma sabahı saat sekizde adrese gelip eşyaları, sökmeye, sarmaya, paketlemeye başladılar. Hazırlanan ev eşyası Kapalı çelik kasa araçlarının kasasına taşıma yapıp işi bitirdiler. Artık gitme vakti, şoför hazırız dedi. Arabama bindim, ben önden nakliye, arabası arka gidiyorum artık. Dönüp baktım da, anılarım, sevdiğim insanlar geride kalmıştı. Yeni başlangıçlar ve yabancı insanlar beni bekliyordu. Yüreğim de burukluk, memleketimin her yeri bir ayrı güzel. Antalya ya geldiğimizde taşıma firması temin ettiği asansörü kurarak eşyalarımı 6 cı kata çıkarıldı. Aynı özenle eşyalarım yerleştirildi. Taşımacılık işi bitti yeni evimde, yeni yuvamdayım. Konyada evden eve nakliyat firması Biberci çalışanları; Hüzünlü ayrılığımda emeğinizle vermiş olduğunuz destek için teşekkürler.