23 Aralık 2013 Pazartesi

İSGG A sınıfı iş güvenlik uzmanlığı sınavı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından 2 Temmuz 2011 tarihinde yapılmış olan A Sınıfı İş Güvenliği uzmanlığı sınavının soru ve cevap anahtarı. Soru: Tehlikeli kimyasal maddelerden kaynaklanan risklerin ortadan kaldırılması veya en az düzeye indirilmesi için alınması gereken önlemlerden aşağıda belirtilenleri önceliğine göre sıralanışı hangisidir? Cevap: Riski kaynağında önlemek üzere; uygun iş organizasyonu ve yeterli havalandırma sistemi kurulması gibi toplu koruma önlemleri uygulanacaktır.
Konya evden eve taşımacılık firması mı arıyorsunuz, İlk tercihiniz Konya evden eve nakliyat olacaktır. Web sitemizi ziyaret etmeden son kararınızı vermeyin. Konya evden eve K-3. Kayıtlı firmalardan birini tercih edeceğinizden şüphemiz yoktur.Gaziantep evden eve taşımacılık firması mı arıyorsunuz, İlk tercihiniz Gaziantep evden eve taşımacılık olacaktır. Web sitemizi ziyaret etmeden son kararınızı vermeyin. Gaziantep evden eve K-3. Kayıtlı firmalardan birini tercih edeceğinizden şüphemiz yoktur.

4 Aralık 2013 Çarşamba

ASANSÖRLÜ EVDEN EVE TAŞIMACILIK

  Sık sık tayin gören bir meslek gurubundan olup, atamalarla şehir şehir dolaşan meslek erbabı değilseniz; taşıma, taşımacılık, nakliyat gibi kelimeler sizin için çokta anlam ifade etmez. Sebep hasıl olup da yaşamakta olduğunuz evi değiştirmeniz gerektiğinde aslında bildiğiniz, duyduğunuz ama hiç de dikkatinizi çekmeyen bazı tanımlamalar ile karşı karşıya kalırsınız, evden eve taşıma, ev eşyası paketleme, ambalajlama gibi. Hele birde asansörlü evden eve taşımacılık var ki; o neminim bir ifadedir. Nasıl çalışır, faydaları nedir, mahsuru var mıdır?
  Eşten dosttan duyduğunuz, dolaştığınız web sitelerde okuduğunuz asansörlü evden eve nakliyat hakkında klasikleşmiş ifadelerden sıyrılarak açıklama yapma ihtiyacı duyduk.
  Yapım aşamasındaki binalarda, yüksek katlara inşaat malzemelerini çıkarmak için tasarlanmış, sonralarda kullanım alanı genişleyerek evden eve taşıma sektöründe kullanılmaya başlayan bina dışı yük asansörleri sektörde evden eve asansörü olarak da anılmaya başladı.
  Aynı mantıkla çalışan, taşınma ve kurulma farklılıkları ile ayrıştırabileceğimiz iki farklı modelden bahsedebiliriz. Elle kurmalı asansörler ve Araca monteli bomlu asansörler.
  Elle kurmalı asansörler; birbirine monte edilebilen raylar ve elektrik motorundan oluşur, az yer kaplar, bir yerden diğer bir yere taşımak kolaydır. Dar sokaklarda, önüne araç yanaşmaya müsait alan olmayan binalarda avantaj sağlar. En çok 24 metre yani sekizinci kata kadar kurulabilir. Kurulma aşamasında işi bilen ehil personel ister. Binadaki diğer dairelerin balkonlarına sabitlenme ihtiyacı vardır.
  Araca monteli bomlu asansörler; iç içe geçmiş rayların uzayarak açılması ile kurulur. Elektrik veya hidrolik ile komuta edilen motorla çalışabilir. 56 metreye kadar (19 kat) kurulabilen modelleri vardır. Kısa zamanda kurulup sökülebilir, üzerine monteli olduğu araç marifeti ile farklı bölgelere hızla ulaşabilir. Kendi hidrolik ayakları haricinde bir yerden destek alma ihtiyacı yoktur. Dar sokaklarda kullanma imkanı kısıtlıdır.
  Genel olarak balkondan malzeme alıp verecek şekilde kurulur, sökülen balkon penceresi iş bitiminde yerine monte edilerek eski haline getirilir. Asansör sepetine yerleştirilen eşyalar kısa zamanda zarar görme riski olmaksızın nakledilir.
  Yukarıdaki ifadeler ışığında sizde takdir edersiniz ki hem çalışanlar, hem de hizmet alanlar için büyük avantalar sağlayan sistem beraberinde bir sakınca üretmemektedir. Ev taşıyacaksanız mutlaka arayacağınız bir özellik olarak önünüzde durmaktadır

20 Haziran 2013 Perşembe

METROPOL GAZİKENT evden eve taşımacılık diyor ki:

Kapalı çelik kasa araçlarımızı ve 35 metreye kadar uzanabilen araca monteli bomlu asansörümüzü araç parkımızda görebilirsiniz. Her ev eşyası için, yapısına uygun paketleme yapıldıktan sonra, belirlenen yükleme öncelik sırası takip edilerek yükleme yapılacak aracın yanına götürülür. Eşya dışarıdan kurulan asansör kullanılması gereken binadan alınmış ise, asansörün taşıma tablasından indirilmeden, kasa içine aktarılır. Evden eve taşımacılık için özel dizayn edilmiş olan çelik kasa içinde bir sıra istifleme yapılır. Araç hareket ettiğinde yol şartları gereği naklini yapmış olduğumuz eşyalarınızın sabit kalması, sağa sola hareket etmemesi için, kasa içinde özel tasarlanmış sabitleme kuşakları marifeti ile emniyete alınırlar. İkinci sıra yükleme yapıldıktan sonra tekrar sabitleme kuşakları kullanılır. Böylelikle nakliyat başladığında sizinde gözünüz arkada kalmaz, bizde vermiş olduğumuz sözü yerine getirmenin huzurunu yaşarız. Yükleme öncelik sırasını belirlerken iki kriterimiz vardır. İstifleme yaparken doğru sıra ile doğru ürünü doğru yere koymak. İkincisi ise sizin tarafınızdan belirlenen, özel durumlara cevap verebilecek önceliklerinize göre hareket etmektir. Küçük çocuklarınızın, bez, mama gibi ihtiyaç malzemelerini, ilk etap da kullanmak zorunda kalabileceğiniz, tencere, tava, gibi mutfak malzemelerinizi, ön göremediğimiz, ancak özel durumlarınız için kullanmanız gereken malzemeleri, ekip liderimize bildirirseniz, en kısa zamanda ulaşılabilecek şekilde planlama yapılarak, yükleme yapılmaktadır. Gaziantep taşımacılık sektöründe hizmet veren firmamız, müşteri memnuniyeti için her türlü fikre açıktır. Sizlerden gelen talepler doğrultusunda hizmet kalitesini yükseltmek için, kendimizi yenilemeye devam ediyoruz. METROPOL Gaziantep evden eve taşımacılık.

On dokuzundayken hayat toz pembe

On dokuzundayken hayat toz pembe geliyor insana, sevmek sevilmek ve her şeye bir anda inanmak gibi. Evet sevdim. Konya doğduğum büyüdüğüm ve hayata atıldığım yer. İlk onu evden markete ekmek almaya çıktığımda, yolunu kaybetmiş bana adres sorarken tanıdım. Adı metindi, öyle güzel konuşuyordu ki insanın etkilenmemesi için taş olması gerekiyordu. Sorduğu adres arkadaşım Ayşe’nindi. Ağabeyinin arkadaşıymış. Eve gidene kadar konuştuk, kanım kaynamıştı. Kendimi özel hissettirmişti. Eve döndüm, aklımda hep o vardı. Alel acele kahvaltı yaptım, Ayşegile gittim. O yoktu, gözlerim onu aradı. Anlayamadığım insan ilk gördüğü birine bu kadar kapılabilirimiydi. Olmuştu işte, dayanamadım arkadaşıma onun kim olduğunu sordum. Ondan uzak durmamı söyledi, sana göre değil arkadaşım dedi. Hayal kırıklığına uğramıştım, sonraları yine karşılaştık. Dünya güzeli; seni bir gördüm kayboldun, melek’misin, hurimi? Kalbim yerinden fırlayacak, göğsümden çıkacaktı sanki. Konuşurken dilim tutukluk yapıyordu. Aşık buydu sanırım. Öyle kapılmıştım ki; kendimi kaybetmiştim, yalanlarını göremiyordum. Altı ay gezdik, her şeyimizi paylaştık. Gerçekte ben paylaşıyormuşum, yalanlarla beni etkiliyormuş. Bir ay görüşemeyeceğiz, yurt dışına çıkacağım, gelince evleniriz dedi. Ayrılığa üzülmüştüm, seni bekleyeceğim dedim. Hasret günlerinin yaklaşmıştı, kafeteryada oturuyorduk, telefonu çaldığında, lavobadaydı. Telefonunu açtım. Ece adında biri; Nişanlım nerde, sen kimsin deyince bütün dünyam yıkıldı. Geldiğinde neler olduğunu sordum, kendisine ait bir iki şeyi masadan topladıktan kelli, sessizce ortamdan ayrıldı. Arkasından baka kalmıştım. Her gün ağlıyordum, arayıp ağzıma geleni söyledim. Son sözü hala kulağımda, “Ben aslında sana iyilik yaptım, bundan sonra her önüne gelene güvenme”. İçinde bulunduğum ruh hali çıkmazlar ile doluydu. Anneciğim kendince tedbir düşünmüş, taşınma kararı almıştı. Kızımızın okuması, geleceğini kurması için ortam değişikliğine ihtiyaç var fikrine ikna olan babam nakliyat kamyonu tutmuştu. Ertesi gün topladık, sabah 08:00 da taşıma kamyonu kapıya geldi. Dört elemanı vardı, işe koyuldular. Mobilyaları söktüler, paket haline getirdiler, patpat naylon, sitreç, battaniye, bant ne ararsan vardı. Karınca gibi çalışıyorlardı, hayatı bir yerinden yakalamışlardı. Anladım ki üzüldüğüm şey saçma, herkes ekmeğinin peşinde, işleri ne kadar zor olsa da özenle ve bilinçli yapıyorlardı. Hamallardı, şerefle, emekle para kazanıyorlardı. Çocukluk anılarımın, sevinç ve üzüntülerimin şahidi, boş odalardan ibaretti artık. Dış kapı kilitlendikten sonra yola çıktık. Altıncı katta, bana tahsis edilen, geniş caddeye bakan odamın penceresinden dışarıya bakıyordum. Üzerinde itfaiye araçlarındakine benzer merdivenleri olan, insanın gözüne sokmak istercesine büyük kırmızı harflerle yazılmış, Konya evden eve nakliyat yazısını bulunan bir araç geldi. Mutfak balkonuna kadar açılan merdivende hareket eden asansör çalışmaya başladı. Taşımacılık firması çalışanları işlerini bitirip gittiğinde, yeni evimizdeki hayatımda başlamıştı. O gün için günlüğüme düştüğüm not; Ey günlük, emin ol hayatımın bundan sonra ki evresinde beni üzen birilerini seninle paylaşmak zorunda kaldığım sayfalarım olmayacak. (Serap AKIN)

Memleketim konya

Konya da doğdum. Mevlana diyarı büyüdüğüm yer. Memleketim, yüzyılların hazinesi, her anlamda bir başkasın. Evden her çıktığım da, geriye dönelebileceğim bir eve, yuvaya sahip olmak bana mutluluk veriyor. Konyam, gönül bağım. Seni bırakmak, uzaklara gitmek, hiç de kolay değil. Yollarımızı ayırma, gitme zamanı. Arkadaşım la görüştüm, nakliyat firması ayarlamış. Bütün işleri onlar yapıyorlarmış, elemanları mobilyaları söküp yerinde de montajı yapıyorlar dedi. Ara konuş diye, firmanın telefon numarasını verdi. Cuma sabahı gelsinler istiyordum. Aradım bir sekreter yapacakları hizmetleri saydı. Cuma sabahı saat sekizde adrese gelip eşyaları, sökmeye, sarmaya, paketlemeye başladılar. Hazırlanan ev eşyası Kapalı çelik kasa araçlarının kasasına taşıma yapıp işi bitirdiler. Artık gitme vakti, şoför hazırız dedi. Arabama bindim, ben önden nakliye, arabası arka gidiyorum artık. Dönüp baktım da, anılarım, sevdiğim insanlar geride kalmıştı. Yeni başlangıçlar ve yabancı insanlar beni bekliyordu. Yüreğim de burukluk, memleketimin her yeri bir ayrı güzel. Antalya ya geldiğimizde taşıma firması temin ettiği asansörü kurarak eşyalarımı 6 cı kata çıkarıldı. Aynı özenle eşyalarım yerleştirildi. Taşımacılık işi bitti yeni evimde, yeni yuvamdayım. Konyada evden eve nakliyat firması Biberci çalışanları; Hüzünlü ayrılığımda emeğinizle vermiş olduğunuz destek için teşekkürler.

24 Mayıs 2013 Cuma

Asıl Çocukluk

O gün gördüğüm tek şey, ev eşyaları, paketler ve nakliyat yazan kamyondu. Bunlara bakmak ve anlam vermek zordu, yaşı küçük olan bir çocuğun etrafına sadece masumca bakarken, bunların ne olduğunu anlamaya çalışmasıydı, garipti. Taşımacılar eşyaları paketliyor, paketledikleri eşyaları evden alıp başka eve taşıyorlarmış. Bu eşyaları taşıyan amcalara taşımacı deniliyormuş, bende direk “o zaman yaptıkları da taşımacılık” dedim çocukça bir akılla ve gülümsemeyle. Amcaları izlerken topumun kamyonun altına gittiğini fark ettim. Küçüktüm kamyonun altına bile sığacak kadar. Sonra kafamı kaldırdığımda kamyonun diğer tarafında, Konya evden eve nakliyat yazdığını gördüm. Bunu okumakta zorlandım ilk önce ilk okulda okuyunca okumakta zorlanmak normaldi aslında, dakikalar sonra okuyunca mutluluğumu hiçbir şeye değişmezdim. Galiba asıl çocukluk, okuduğum yazının bana verdiği mutluluktu.

5 Mayıs 2013 Pazar

Güneşin doğmasına az kalmıştı, ama beni uyandıran o ses neydi? Yataktan kalkıp camdan baktığımda nakliyecilerin olduğunu gördüm. Gözüm daldı ve aklıma taşındığımız ilk gün geldi. Taşımacılar evimize geldiler paketledikleri ev eşyalarını başka eve götüreceklerini söylediler. Ben ise oyuncaklarıma ne olacağını düşünüyordum. İlk onlara ne olacak diye korktum en sevdiğim birkaç oyuncak dışında hiçbir şey alamamıştım. Üzerinde evden eve nakliye yazan kamyona her şey yüklendi, taşıma işini taşımacılar yapmıştı. Evimizi ilk defa o kadar boş görmüştüm, direk sesimin yankılandığını fark ettim, ses yankımı dinlenip eğleniyordum. Konya’ya gideceğimizi öğrendim, aslında ilk ne olduğunu anlamadım gezmeye gideceğimizi sanıyordum ama her şeye zamanla anlaşılıyormuş, büyüdükçe..
O sırada gözüme gelen güneş ışığının beni rahatsız ettiğini fark ettim, kendime geldiğimde taşıma işinin bitmişti, yatağımdan kalktım, içeriye gittim.

30 Mart 2013 Cumartesi


Çikolata kokulu bebeğim…


Evet çikolata kokulu bebeğim şimdi nerededir acaba ? Bundan tam 18 yıl önce evimizi Gaziantep‘e taşıma kararı almıştık. Tabii o zaman böyle nakliyat şirketleri yoktu. İmece usulü taşınırdı eşyalar.

Bizim evimizde öyle taşınmıştı. Komşular ve annem paketlemişti tüm eşyaları. Sıra benim oyuncaklarıma gelince gözlerim dolmuştu. Zaten 9 yaşındaydım, başka ne beklenirdi ki ? Annem içinde çikolata kokulu bebeğim olan koliyi bantlamıştı. Nakliyeciler kamyona yüklerken, babam taşımacılık firmasının sahibiyle  konuşuyordu. Arkadaşım Gül’ de yanımda oturmuş en sevdiğimiz şekerlemeden yiyorduk. Kamyonun birden motoru çalışmıştı, taşımacılar iş tamam manasında kasaya vuruyorlardı. Artık gitme vaktiydi. Gül’e son bir kez sarılıp babamın yanına koşmuştum.

Biz arkada, kamyon önde ilerliyorduk. Kasadan bir ambalaj paketi düşmüştü. Aile büyüklerim benim kasadan düşen paket ikazımı dikkate almamışlardı, o kolide çikolata  kokulu bebeğim varmış!.. Eski evden hatırladığım tek üzücü şey buydu yeni eve geldiğimizde. Bu yaşıma kadar hep kızmıştım nakliyecilere. Ama son üç yıldır hak vermeye çalışıyordum onlara. Gelişi güzel bulunmuş kamyonlar ile değil kapalı çelik kasa araçlar da sigortalı nakliyecilik yapıyorlar.

28 Mart 2013 Perşembe

Konya da taşınma hikayesi

  Havalar çok kararsız,grip salgınları kol geziyor. Nasibime düşeni almış, kalorifer sıcaklığında camdan dışarıyı seyrederken, nane limon içiyorum. Meşgaleden yoksunluk, içimdeki benle yüzleşmelere vesile oluyor. Boyut değiştirmiş, yukarılarda bir yerden geçmişime ait kesitleri izliyorum.
  Ufak tefektim,iri kıyım akranlarım musallat olmuştu, kendimi koruyamıyordum. Bizim evi göstererek “sabilere elleşmeyeceksiniz” demişti ya, zırhlanmış, koruma altına girmiştim. Ahmet abi, koruyucu meleğim. Elleri cebinde başı öne eğik, evden çıkıyor, birkaç adım ileride taşa tüneyerek eve bakarken hüzünlü.
  Paketleme yapılmış ev eşyası kapı önüne dizilmeye başladığında, belli belirsiz kıpırdar gibi oldu, çömelmiş dizleri üzerinde ileriye doğru uzanmış kolları arasında ki başı biraz daha çökerken gözleri toprağı eşeliyordu. Taşıma için gelecek arkadaşlarına iş bırakmak istemez gibi çalışan babasını görmezden gelmişti. Kırgın, kızgındı sevdiği bu mahalleden, şehirden koparıyordu babası, yardım etmek içinden gelmiyordu.
  Takım elbiselerini, kravatları çıkararak taşımacılık işine yardıma gelen arkadaşını karşılayan Kerim amcanın neşeli haline baktıkça boğulacak gibi oluyordu Ahmet abi. Terfi edecek ne var diyordu, ne oldu şimdi, bilmediğimiz tanımadığımız şehre götürecekler bizi. Onu fark eden bir amca yanına gitti,sevecen tavırlarla gülümseyerek konuşuyor, ağabey başını yerden kaldırmadan dinlerken arada bir onaylayan hareketler yapıyordu.
  Nakliyat yapacak kamyon kapıya yanaştığında yüzündeki hüzün kaybolmuştu Ahmet ağabeyin. Kapakları açılan kamyon kasasında geceden ıslatılmış samanları süpürdüler, sonra branda serildi kasanın dibine. Babama sormuştum neden böyle yaptıklarını, kamyon kasasındaki çatlaklardan yarıklardan toz toprak girmesin, ambalajı iyi yapılamamış ev eşyası kirlenmesin cevabını almıştım. Yükleme işleminin bitiminde komşular tarafından ikram edilen yorgunluk çayını içen arkadaşlarını uğurlayan Kerim amcanın koltuk altına giren Ahmet etrafına gülücükler saçıyordu.
  Gidişine ne kadar üzülmüş, kırılmıştım, boyumca çocuklarım oldu da bir daha göremedim Ahmet ağabeyi. Nerelerde ne yapıyordur şimdilerde kim bilir.

18 Mart 2013 Pazartesi

Evden eve nakliyeciler


Gerekçesi sizde saklı , yeni bir eve taşınma ihtiyacı hasıl olduğunda, evdeneveciler ile irtibat ihtiyacı ortaya çıkıyor. Çok değil on beş sene öncesin de eve eşyası taşımanız gerektiğinde, eş,dost, arkadaş marifeti  ile imece usulü yapılan bu faaliyetin ortaya çıkardığı mağduriyetler evden eve taşımacılık sektörünü yarattı.
Ne maksatla kullanıldığına bakılmaksızın temin edilen araçlarda, usulünce paketleme yapılmadan ehil olmayan insanlar tarafından yükleme , boşaltma yapılan eşyalar hasar görmekteydi.
Ambalajlama teknikleriyle, malzemelerinden yoksun olan bu taşıma sisteminde kapalı kasa olmayan, temizliği usulünce yapılmamış, temizlenmeye çalışılsa da toz girmesini engelliyecek yapıda olmaya bu araçlar da, onca para ödeyerek aldığınız ev eşyalarınızın kirlenmesini önleyemezdiniz. Nakliye işinin sonunda günlerce koltuk, kanepe, yatak yorgan temizliği yapılırdı. İndirme bindirme ve istifleme gelişi güzel yapıldığı için aracın hareketi ile birlikte birbirine çarpan eşyalar kırılıp dökülürdü. Evden eve taşımacılık tekniklerini bilmeden yükün altına giren sizlerde günlerce nakliyat yorgunluğunu atamazdınız.
Laf aramızda maddi olarak zarara girip, üstüne üstlük bedensel yorgunluk yaşadıktan sonra, belki de aylarca eşinizin taşınma esnasında oluşan hasarlar için söylenmesini dinlerdik.
Evden eve nakliyat sektörü teknolojik gelişmeleri de arkasına alarak müşterilerine kaliteli hizmet sunumu adına hızlı adımlarla büyüyor. Battaniye, streç, balonlu (pat pat) naylon, karton kutu, hurç gibi paketleme malzemeleri ile yapılan ambalajlama, toz, kir, kırılma, v.b.hasarlar minimuma indirilir.
Dışarıdan asansör ile evden araca, araçtan eve naklilerde, dar merdivenler,dönüşe izin vermeyen merdiven boşluklarının oluşturabileceği tahrifat  ortadan kalkarken, apartman sakinlerinin de rahatsızlığı önlenmiş olur.Kazanılan zamandan ötürü yeni yuvanıza daha erken yerleşme imkanı bulursunuz.
Artık birçok firma faaliyetlerine kapalı çelik kas araçlar ile devam etmektedir. Her türlü dış etkiye karşı koruma sağlayan bu yapı yükleme aşamasında, eşyalar arasında kullanılan kuşak ile bağlama yönteminden ötürü aracın hareket etmesi ile sallanma, oynama, hareket etmediği için ev eşyalarının hasar görmesine mani olur.
Modüler yapıya sahip, yatak odası, vitrin tarzı ürünler sökülüp takılırken kırılma, parça artması veya eksilmesi durumunu da yaşamıyorsunuz. Bu işi profesyonel anlamda yapan elemanlar sayesinde zahmetsiz ve kaliteli hizmet alabiliyorsunuz.
Sizleri bunca zahmet ve riske katlanmadan önce maliyet hesabı yapmaya davet ediyoruz. Evden eve taşıma firmalarından aldığınız teklif ile kendiniz yapmak istediğinizdeki maliyetleri mukayese etmeye davet ediyoruz.
Tüm evdeneveciler adına dilerim ki; Yarınınız bu gününüzden huzurlu ve mutlu yaşansın.