24 Mayıs 2013 Cuma

Asıl Çocukluk

O gün gördüğüm tek şey, ev eşyaları, paketler ve nakliyat yazan kamyondu. Bunlara bakmak ve anlam vermek zordu, yaşı küçük olan bir çocuğun etrafına sadece masumca bakarken, bunların ne olduğunu anlamaya çalışmasıydı, garipti. Taşımacılar eşyaları paketliyor, paketledikleri eşyaları evden alıp başka eve taşıyorlarmış. Bu eşyaları taşıyan amcalara taşımacı deniliyormuş, bende direk “o zaman yaptıkları da taşımacılık” dedim çocukça bir akılla ve gülümsemeyle. Amcaları izlerken topumun kamyonun altına gittiğini fark ettim. Küçüktüm kamyonun altına bile sığacak kadar. Sonra kafamı kaldırdığımda kamyonun diğer tarafında, Konya evden eve nakliyat yazdığını gördüm. Bunu okumakta zorlandım ilk önce ilk okulda okuyunca okumakta zorlanmak normaldi aslında, dakikalar sonra okuyunca mutluluğumu hiçbir şeye değişmezdim. Galiba asıl çocukluk, okuduğum yazının bana verdiği mutluluktu.

5 Mayıs 2013 Pazar

Güneşin doğmasına az kalmıştı, ama beni uyandıran o ses neydi? Yataktan kalkıp camdan baktığımda nakliyecilerin olduğunu gördüm. Gözüm daldı ve aklıma taşındığımız ilk gün geldi. Taşımacılar evimize geldiler paketledikleri ev eşyalarını başka eve götüreceklerini söylediler. Ben ise oyuncaklarıma ne olacağını düşünüyordum. İlk onlara ne olacak diye korktum en sevdiğim birkaç oyuncak dışında hiçbir şey alamamıştım. Üzerinde evden eve nakliye yazan kamyona her şey yüklendi, taşıma işini taşımacılar yapmıştı. Evimizi ilk defa o kadar boş görmüştüm, direk sesimin yankılandığını fark ettim, ses yankımı dinlenip eğleniyordum. Konya’ya gideceğimizi öğrendim, aslında ilk ne olduğunu anlamadım gezmeye gideceğimizi sanıyordum ama her şeye zamanla anlaşılıyormuş, büyüdükçe..
O sırada gözüme gelen güneş ışığının beni rahatsız ettiğini fark ettim, kendime geldiğimde taşıma işinin bitmişti, yatağımdan kalktım, içeriye gittim.